Güncelleme Tarihi:
İSTANBUL 1’inci Sulh Ceza Mahkemesi, sorgulamanın üzerinden 14 saat geçtikten sonra 14 Aralık operasyonuyla ilgili kararını açıkladı. Samanyolu Medya Grup Başkanı Hidayet Karaca’nın örgütün yayın politikasına uygun yayınlar yaparak örgüt yöneticisi olduğu, emniyet müdürleri Tufan Ergüder, Ertan Erçıktı ile emniyet amiri Mustafa Kılıçaslan’ın ise emniyet teşkilatı içerisinde var olan örgütlenmenin içerisinde yer aldıkları yönünde kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin bulunduğu belirtildi. Hidayet Karaca’nın terör örgütü yöneticiliği, Ergenekon, Balyoz ve KCK soruşturmalarını başından beri yürüten Tufan Ergüder ile Ertan Erçıktı ve Mustafa Kılıçaslan’ın ise terör örgütüne üye olmak suçundan tutuklanmasına karar verildi. Tutuklular Silivri Cezaevi’ne gönderildi.
DUMANLI İÇİN SOMUT DELİL YOK
‘Örgüt kurmak ve yönetmek’ suçundan tutuklanma talebi ile mahkemeye sevk edilen Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı hakkında ise bu aşamada üzerine atılı suçu işlediği yönünde tutuklamayı gerektirecek ölçüde kuvvetli suç şüphesine dayalı somut deliller bulunmadığı belirtildi. Adli kontrol hükümlerinin yeterli olacağı kanaatine varıldığını ifade eden hâkim, Dumanlı’yı hakkında yurtdışına çıkış yasağı koyarak serbest bıraktı.
7 KİŞİ DAHA SERBEST
Mahkeme Mehmet Ali Doğan, Ali Cihan, Rıfat Aslan, Erdem Kısa, Yakup Ergün, Recep Güleç, Çetin Öztürk’ün de yurtdışına çıkış yasağıyla serbest bırakılmasına karar verdi. İstanbul 1’inci Sulh Ceza Hâkimliği’nce verilen kararda şöyle denildi:
‘ŞÜPHELİ FETHULLAH GÜLEN’
“Şüpheli Fethullah Gülen’in başında bulunduğu Hizmet Hareketi adıyla bilinen yapının eleştirildiği, şüpheli müdafilerinden Avukat Ömer Turanlı’nın ibraz etmiş olduğu 3 Aralık 2008 tarihli, bu dosyanın şüphelilerinden olan eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer’in imzasıyla dağıtım yerlerine gönderilen Tahşiye Grubu Faaliyetleri konulu yazısı ile bu grup hakkında istihbari bilgilendirme yapıldığı...
GÜLEN’İN İNTERNET SİTESİNDE
Şüpheli Gülen’in 6 Nisan 2009 tarihinde www.herkul.com isimli internet sitesinde ‘İrtica paranoyası’ adlı video kaydının yayınlandığı ve burada ‘Tahşiye diye bir şey icat edebilirler. Adlarını da Tahşiyeci derler, kalaşnikoflar verirler, çuvaldızı bile olmayan insanlara terörist damgası vuracaklar… Belli kişilerce karanlık karar kurullarında alınan kararlar…’ şeklinde beyanatlar verdiği, sonrasında 8 Nisan 2009’da Zaman Gazetesi’nin 3. sayfasında ‘Terör örgütü üretenler yeni tezgah peşinde’ başlığı ile bu beyanatın haberleştirildiği öne sürüldü. 9 Nisan 2009’da ise Tek Türkiye dizisinin 64. bölümünde, ‘karanlık kurul’ isimli bölümde ‘Yeni projemizin adı Tahşiye olacaktır. Bu hareketin silahlı terör örgütü kapsamına alınmasını sağlayacağız. Bu yerlere de daha önce terör eylemlerinde kullanılmış silahlar ve malzemeler bırakılıp baskınlarla bulunması sağlanacak’ şeklinde diyaloglar geçtiği...”
DİZİ SENARYOLARINA ONAY
Tahşiyecilere yönelik soruşturma ve operasyon sürecinin de anlatıldığı kararda, istihbari bilgilerin adli soruşturmada teyit edilmeden kullanılamayacağı kuralının ihlal edildiği belirtildi. Soruşturma kapsamında tutuklanan Hidayet Karaca’nın şüpheli Gülen ile 20 Eylül 2010, 28 Eylül 2013, 10 Ekim 2013 telefon görüşmesi yaptığı ve Karaca’nın ‘Şefkat Tepe’ dizisindeki ‘karanlık kurul’ bölümlerinin dizide yer alıp almayacağını sorarak bu bölümlere ilişkin senaryoyu Gülen’e okuyarak bizzat onayını aldığı iddia edildi. Şüpheli Gülen’in Samanyolu TV grubu ve Zaman Gazetesi’nin genel olarak yayın ve yayım politikalarını belirlediği, bu şekilde kamuoyu oluşturmaya çalışıldığı iddia edildi.
EMNİYETTE AYRI BİR YAPI
Kararda, emniyet müdürlüğü ve özellikle İstanbul Emniyet’i bünyesinde İstihbarat ve TEM şube müdürlüklerinde görevli şüphelilerin devletin hiyerarşik yapısı dışında ayrı hiyerarşik yapı oluşturarak yasadışı örgütlendikleri belirtildi. Cebir ve şiddet içeren eylemleri tespit edilmemiş olsa da Emniyet Müdürlüğü bünyesinde oluşan bu birimin “terör örgütleri ile mücadele” adı altında yetkilerini, görev gereklerine aykırı kullanarak amaca ulaşmak için toplum üzerinde baskı, korkutma, yıldırma ve sindirme yöntemleri ile işlemler yaptıkları öne sürüldü.
İFADE VERDİ, SERBEST
14 Aralık Operasyonu başlamadan yurtdışına çıktığı belirtilen Bugün gazetesi yazarı Nuh Gönültaş, dün savcılığa verdiği ifadenin ardından serbest bırakıldı. Gönültaş, “Benim için ‘Amerika’ya, CIA’ya kaçtı’ gibi saçma sapan şeyler yazanlar oldu. Kaçacak olsaydım adımın geçtiği ilk gün kaçardım zaten” dedi. 14 Aralık soruşturmasını yürüten Savcı Hasan Yılmaz’a yaklaşık 1 saat ifade veren Gönültaş, serbest bırakılmasının ardından adliye şunları söyledi: “Savcı Bey 5 yıl önce yazdığım bir yazıyı başka telkinler adı altında yazıp yazmadığımı sordu. ‘Yazılar yayınlanmadan önce bir editoryal kontrolden geçiyor. Ama köşe yazarlarına asla hiçbir telkinde bulunmaz’ dedim.” - Özge EĞRİKAR / İSTANBUL